İlişkilerde başarıyı belirleyen durum kavga edip etmediğimiz değil, nasıl kavga ettiğimizdir.
Bir araştırmaya göre bazı kavgaların çiftler arası bağı arttırdığı hatta cinsel yaşamı olumlu yönde
etkilediği ileri sürülmüştür.
Deneyimlerim doğrultusunda üç temel kavga etme şekli gözlemledim.
Bunlardan birincisi, çatışmadan kaçınanlar.
Bu çiftler için her bir çatışma görmezden gelinir. Her
yaşanan problemin çözümü, problemi yok saymaktır. Bu çiftler sadece anlaşamamakta anlaşırlar.
Anlaştıkları tek nokta anlaşamamalarıdır. Tabiri caiz ise yaşam içerisinde ‘köşe kapmaca’ oynarlar.
Çatışmadan, uzlaşmadan hep uzaktırlar. Yaşanan sorunları görmezden gelir, göz ardı ederler. Bir süre sonra çatışmayı göz ardı etme durumu, bu çiftlerin konfor alanına dönüşür.
Çatışma çözümlemek her
ikisi için de zor gelir ve konfor alanlarında kalmayı yani çatışmayı görmezden gelmeyi tercih ederler.
İkincisi, çatışmada onaylananlar. Bu çiftler bir sorun yaşadıkları zaman bu sorunu gündeme getirip
hemen çözme eğilimindedirler.
İlk başta doğru bir yaklaşım olarak görünse de, bu sorun çözme
yaklaşımı hemen konuyu kapatmak amacıyla yapılır. Konu üzerine konuşulmaz, tartışılmaz. Çift
hemen çözüp konuyu kapatma eğilimindedir.
Bu gerçek bir çözüm olmasa dahi.. Çatışmayı özümseme, sorunu benimseme gibi durumlar içerisine hiç girmemeyi tercih ederler. Çünkü bunun için kendilerinde enerji bulamazlar. Bu çiftler için önemli olan tek şey, sorunun çözülüp bir an önce kapanmasıdır.
Üçüncüsü ise çatışmada patlayanlar, bu çiftler duygularını yoğun bir şekilde ifade ederler. Sonra
haklılıklarını kanıtlamaya çalışırlar. Bu çiftler için önemli olan tek şey haklı çıkmaktır.
Partnerlerini dinlemezler, anlamazlar. Bazen dinliyormuş gibi görünürler ancak bu esnada verecekleri cevapları düşünüyorlardır. Gerçek anlamda bir dinleme ve anlama durumu yaşanmaz.
Bu çiftlerin kavgaları hep gürültülüdür ve amaçları birbirlerinin canını acıtmaktır.
Sorun çözümüne dair bir adım atmaktan uzaktırlar.
Peki nasıl doğru şekilde kavga ederiz?
Doğru şekilde kavga eden çiftler ise sorunu yumuşak bir başlangıç yaparak dile getiriler.
Yumuşak başlangıç, partnerinize yönelik olan ‘sen dili’ ile değil, sizi anlatan bir dizi ‘ben dili’ ifadesi ile olur.
Burada duygu ve düşüncelerinizi anlatırsınız. Nasıl hissettiğinizi dile getirirsiniz. Nasıl hissettiğinizle
başlar ve sonrasında durumu ifade edersiniz.
Durumu iyileştirmek için neye ihtiyacınız olduğunu
söylersiniz.
Amaç kendini ifade etme, partnerini anlamak ve karşılaşılan sorunu çözmektir. Doğru
kavga etmek dediğimiz durum, sağlıklı tartışmaktır aslında.