Mutluluk, üzüntü, korku, öfke ve şaşkınlık bizim göstermemiz gereken ve yaşamamız gereken duygularımızdır.
Mutluluk: olumlu olaylar yaşadığımda gösterdiğimiz duygumuzdur.
Üzüntü: hayal kırıklığı, kayıp gibi olumsuz olaylar yaşadığımızda göstermemiz gereken duygumuzdur.
Korku: tehlikeli durumlarda ya da fobilerimizden kaynaklı göstermemiz gereken duygumuzdur.
Öfke: haksızlığa uğradığımızda, hayal kırıklığı yaşadığımızda ya da dinlenilmediğimizi, duyulmadığımızı hissettiğimiz durumlarda yaşanması gereken duygumuzdur.
Şaşkınlık: beklemediğimiz bir anda yaşanılan bir olayda yaşanması gereken duygumuzdur.
Duygularımız, bizim bir bütünümüzdür.
Duyguları yaşamak, biz olmanın bir parçasıdır ve psikolojik, fiziksel ve sosyal açıdan çok faydası vardır.
Duygularımız, bizim kendimizi tanımamıza, insanlarla sağlıklı iletişim kurmamıza, sorunlarla başa çıkmamıza, kendimizden emin olmamıza, kendimize güvenmemizde ve sınırlarımızı belirlememizde yardımcı olur.
Eğer biz bu yaşanması gereken duyguları, zamanında yaşamazsak yani o duyguları bastırırsak, ilerleyen zamanlarda farklı bir tepkiyle, farklı bir duyguyla karşı karşıya kalırız.
Duyguları bastırmak, o an bizim kendimizden kaçış noktamız olabilir.
Bazı olaylar ya da durumlarla yüzleşmek istemediğimiz anlarda o an yaşamamız gereken duyguyu yaşamayıp bastırabiliyoruz.
Peki sizce bu ne kadar sağlıklı?
O olaydan kaçarken kısa süreli bir rahatlama yaşarız ancak bu durum ilerleyen zamanlarda bizde ciddi olumsuz etkiler yaratabilir.
Peki bu olumsuz etkiler neler olabilir?
Psikolojik sorunlar: Duyguları bastırdığımızda öfke, depresyon ve kaygı hayatımıza giriş yapar ve bu da ilerleyen zamanlarda stres ve anksiyeteye yol açabilir.
Fiziksel etkiler: Yaşanılması gereken duygular yaşanmadığında, stresten kaynaklı bağışıklık sisteminde problem, mide ağrıları, baş ağrıları gibi bedensel şikayetlere neden olabilir.
İletişim problemleri: Duyguları bastıran bir kişi, çevresindeki insanlarla sağlıklı bir iletişim kurmakta zorlanabilir.
İhtiyaçlarımız karşılanmadığında, insan ilişkimizde yanlış anlaşılmalar, mesafeler ve anlaşmazlıklar artabilir.
Duygusal patlamalar: Yaşanması gereken duygu yine yaşanmadığında, belli bir zaman sonra onu içimizden bilinçli ya da bilinçsizce atmak isteyebiliriz.
Bu da genelde öfke patlamalarıyla ya da çökkünlük ile çıkar.
Kendilik sorunları: Duygular bastırıldığında, insanlarla olan iletişimimizde azalma görülmesi, öfke patlamaları ya da depresyon gibi durumlar yaşamakla birlikte bu yaşanılan duygulardan kaynaklı kendimize olan sevgimizde azalma yaşayabiliriz.
Bu gibi durumlar yaşamak istemiyorsanız duygularınızı olması gereken yerde ve olması gereken şekilde yaşayın.
Bu yüzden, duyguları fark etmek, anlamak ve sağlıklı bir şekilde ifade etmek, fiziksel ve ruhsal sağlığımız için çok önemlidir.