Modern cağın çatışmaları

Pedagog Könül Tağiyeva:Hayatımızın farklı yerlerinde çatışmalar yaşayabiliriz. Aile içinde olabilir, halka açık yerlerde olabilir, herhangi bir alanda çalışırken iş arkadaşları ve yönetimle çatışmalar yaşanabilir.

  Pedagojik Çatışmabilim.   Çatışma kelimesinin etimolojik anlamı “çarpışma, çarpma” anlamına gelmektedir.   Hayatımızın farklı yerlerinde çatışmalar yaşayabiliriz. Aile içinde olabilir, halka açık yerlerde olabilir, herhangi bir alanda çalışırken iş arkadaşları ve yönetimle çatışmalar yaşanabilir.   Aslında halka açık yerlerde çatışma doğru değil. Psikolojik açıdan yaklaşacak olursak kişinin sabırlı olması ve sakinliğini koruması gerekir.     Şimdi modern çağımızın ana gündemi olan çatışmalara dikkat edelim.   Pedagojik çatışmalar.   Okulda öğretmenin meslektaşlarıyla, öğrencileriyle ya da velileriyle iletişimi sırasında pedagojik çatışmalar yaşanabilmektedir. V. A. Sukhomlinsky’nin bahsettiği bir fikir var: Çatışmayı önleme yeteneği bir öğretmenin pedagojik bilgeliğidir.   Çatışmalar kişiler arası ve gruplar arası olabilir. Kişilerarası ilişki öğretmen-öğretmen, öğretmen-öğrenci, öğretmen-veli arasındadır.   Öğretmenler genellikle daha iyi ders çalışan, daha disiplinli, onlarla daha çok ilgilenen çocukları tercih ederler.   Diğer disiplinsiz çocuklar beceriksiz olarak görülüyor ve tembel olarak adlandırılıyor. Bu durumda sınıfta öğretmenin sevdiği ve sevmediği öğrenciler oluyor ve bu da ayrımcılığa yol açıyor.   Gerçek pedagojik becerilere sahip bir öğretmen, çalışmayan ve disiplinsiz çocuklara karşı nazik olmalıdır. Tam tersine her seferinde öğretmene çalışmadığını, beceriksiz olduğunu söylüyor.   Bu durum çocukta psikolojik şoka neden olur. Öğretmenin çocuklarla akranlarının önünde konuşması onların özgüvenini etkiler.   Bir öğretmenin pedagojik ustalığının önemli faktörlerinden biri her çocuğa bireysel yaklaşımıdır. Her çocuğun ilgi ve yeteneklerini dikkate alır. Bir sorun varsa çocukla özel görüşme yapabilir veya ebeveyni bu konuşmaya dahil edebilir.     Çocuklar öğretmenin sevgisine, okşamasına, ilgisine ihtiyaç duyacak yaştadırlar. Bu, öğretmenin onlara iyi bir yüz gösterdiği ve çocukların bunu ertesi gün kullanacakları anlamına gelmez. Değerleri yüksek bir öğretmenden bahsediyorsak ne zaman sevmesi gerektiğini, öğretim sürecini nasıl yürütmesi gerektiğini, ne zaman çocukları azarlayacağını çok iyi biliyor.      Öğretmenler ve veliler arasında da eğitim sürecinde her ikisinin de farklı görüşlere sahip olması veya velinin öğretim yöntemlerinden memnun olmaması durumunda ortaya çıkan çatışmalar da ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle öğretmen veliyle açık bir görüşme başlatmalı ve görüşlerini açıkça ifade etmelidir. Bazen çocuk ile ebeveyn arasında çatışma yaşanabilir. Bu nedenle ebeveyn, çocuğun maddi ve manevi ihtiyaçlarını karşılamakla yükümlüdür. Aynı zamanda ona sevgi ve saygı göstermek de önemli faktörlerden biri olarak kabul edilir.